Yayınlanan: New Age

Manipura – Solar Pleksus Çakrası

Manipura – Solar Pleksus Çakrası

Adı: Güneş sinir ağı çakrası, solar pleksus çakrası, güneş çakrası, mide çakrası, üçüncü çakra, göbek çakrası, ateş çakra.

Sanskritçe: Manipura Çakra (mâni: mücevher; pura: şehir). Parlak mücevher anlamı.

Bulunduğu yer: Göbek deliğinin üstünde (bazı kaynaklar göbek deliğinin iki parmak altında olduğunu söyler).

Rengi: Sarı, kendi çalışmalarıma göre turuncu.

Elementi: Ateş.

Mantrası: Ram.

Etkilediği organlar: Dalak, karaciğer, safra kesesi, sinir sistemi, Pankreas, Mide, Diz ve dirsekler.

Etkilediği salgı bezleri: Pankreas.

Duygusu: Kararlılık.

Yeteneği: Sezgi.

Burcu: Aslan.

Gezegeni: Güneş.

Sayısı:10

Dönüş yönü: Erkeklerde saat, kadınlarda saat tersi yönünde hareket eder.

Afirmasyonu: Düşünüyorum.

Dengesizleştiği zaman oluşan duygular: Öfke, açgözlülük, hırs, fanatiklik, hırs, maddeye karşı bağımlı olmak, kazanmak ve kaybet ile ilgili oyun veya idealara fazla düşkün olmak, alkol bağımlılığı.

Dengesizleştiği zaman yol açtığı psikolojik sorunlar: Tatminsizlik, maddiyata bağlanma, aşırı sinirlilik eleştiriye aşırı tepki verme, kontrol etme ihtiyacı, düşük benlik değeri, özgüven eksikliği. Reddedilme korkusu, aşırı eleştirel tutum, kalabalıklar içinde bile yalnız hissetme

Dengesizleştiği zaman yol açtığı fiziksel sorunlar: Mide ülserleri, karaciğer hastalıkları, sindirim bozuklukları, İshal, pankreas iltihapları, böbrek enfeksiyonları Sindirim problemleri, diyabet, sinir yorgunluğu, mide ülserleri, sindirim sorunları, alerjiler, şeker hastalığı, karaciğer, pankreas, ince bağırsak sorunları.

Olması gereken hızı: 30 saniyede 8 dönüş.

Olması gerekenden fazla hızı: 30 saniyede 8 dönüşten fazla.

Olması gerekenden az hızı: 30 saniyede 8 dönüşten az.

Duyu organları: Göz

Aroması: Ylang-ylang, vetiver, bergamot.

Değerli taşı: Sarı sitrin, aventurin, kuvars, amber, topaz.

Notası: Mim.

Dengeleme müziği: Ritmik enstrümantal müzik, ilahiler ve dualı müzikler.

Yiyecekleri: meyve ve sebze suları, çiğ yumurta.

Faydalı olan aktiviteler: Yoga yapmak, namaz kılmak, su içmek, yürümek, meditasyon yapmak, oruç tutmak, nefes egzersizleri yapmak.

Zararlı olan aktiviteler: aşırı yemek yemek, belli dönemlerde oruç tutmamak, insanlara çok sinirli davranmak, sarılmamak, alkol kullanmak, aşırı çalışmak, sosyal ortamlardan uzak durmak, çok fazla oturmak veya ayakta durmak, aşırı bağlanmak.

İhtiyaçları: paylaşımcı olmak, yaptıklarından tatmin olmak, huzurlu olmak, mutlu ve uyumlu aile ve sosyal ilişki için de olmak, zarar vermemek.

Özellikleri:

Güneş sinir ağı çakrası diğer çakralardan farklı olarak, fiziki âlem ile maddi âlemi birbirine bağlar. Hem fizik bedenimizle hem enerji bedenimizle ilgilidir. Düşüncelerimizi, duygularımızı ve bedenimizi direk olarak etkiler. İlk madde olan osi, yaratıcı yaşam enerjisini besler. Kendine ve başkalarına olan şifayı sağlayan kalp çakradır, bu şifaya giden yol ise solar pleksus çakrasından geçer. Bu nedenle bu çakra büyük bir önem arz eder.

Geleneksel cin tıbbı iç organlar, onlarla ilişkili meridyenler ve yin yang ilişkisi üzerine kurulmuştur. Mide, karaciğer, dalak, ince bağırsak, kalın bağırsak, pankreas, safra kesesi, gibi temel organ ve meridyenlerin enerjileri bu çakra üzerinde birikir. Bütünsel şifa için solar pleksus çakrasının dengede olması gerekir.

Dengelemesi kolay olduğu gibi en kolay dengesizleşen enerji merkezimizdir. Enerjileri çok çabuk alır. İçsel ve dıştan tüm enerjilerden anında etkilenir. Eğer olumsuz enerjilerden temizlenme olmaz ise birikerek hem fiziki hem astral bedenimiz zarar görür kronik sorunların oluşmasına yol açar. Ne kadar bedenimizle ilgili olursak, ruhsallıktan uzaklaşılır ve çok fazla maddi dünyaya bağlanmış oluruz. Bu da içsel huzurun kaybolmasına neden olarak, fiziksel ve ruhsal sorunlarımızın daha da perçinlenmesine yol açar.

Fazla kilolu olmak, kumar oynamak, uyuşturucu madde ve alkol bağımlısı olmak bu çakranın yoğun dengesizlik içinde olduğunun en bariz göstergeleri arasındadır.

Çok fazla korkulara sahip olmak, insan, hayvan, bitki ya da eşya bağımlısı olmak, sürekli ilgi istemek, karasız olmak, yeme bozukluğuna sahip olmak yine bu çakranın dengesiz olduğunu gösteren diğer belirtiler arasındadır.

Ateş çakrasını dengesiz olan kişiler içsel huzurlarını kaybeder. Bu huzuru yakalamak için manevi yolculuk ve içsel arayış ile ilgilenmezler ve daha fazla maddi dünyaya yüklenirler. Temizlik yapar, sürekli bir yeri toplarlar, kendi bedenleri ile oynarlar, (saçlarını kesmek, oynamak, makyaj yapmak, dış giyimi ile çok ilgilenmek, fazla giysi değiştirmek gibi) sinirlendikleri, üzüldükleri kısaca yoğun negatif duygular yaşadıklarında, eşyalara zarar verirler, yemek yerler, alkol alırlar hem kendilerine hem de çevrelerindekilere zarar vermeye başlarlar. Bu zarar genelde duygusal sömürge şeklindedir. İçsel huzur yakalamadıkça bu öfkeye daha sonra şiddete varabilir. Kendilerine dışsal ilgi alanları bulurlar. Ani olarak rahatlama gerçekleşse bile içsel olarak huzuru yakalayamadıkları için kısa süre sonra yeniden kötü olurlar ve hiçbir şeyin onları düzeltmeyeceğine inanırlar. Bu süreç içinde iyice kararsızlaşırlar. Bu karasızlık onları kendilerinden ve gerçekten daha da uzaklaştırır. Aşmak istediklerini sorunun cevabı aslında çok kolaydır. Bu sorunların çözüm kararlı olmaktan geçer.

Bu çakranın dengesini bozan en önemli etmen utanç duygusudur. Aile ve sosyal ilişkiler içerisinde sürekli eleştirilen ve utanma yönünde bilinçaltı kalıpları ile olumsuz yönde etkilenen kişilerin karar verme dengeleri de bozulur. Kendilerinin karar veremeyeceği inancına sahip olurlar ve kararların başkası tarafından alınmasına müsaade ederler. Bu şekilde sürekli benzer durumlara maruz kala kala sonunda çakra iyice dengesizleşir ve dış uyarıcıya gerek kalmadan içsel olarak olumsuz enerji üretmeye başlar.

‘’Dökmeden yemek ye koca adam oldun

Bu kadar sesli gülme kızım ayıp

Erkek adam biraz güçlü olur şunu bile kaldıramıyorsun

Kendinden utanmalısın buna ağlanır mı?

Bak arkadaşlarına nasıl ders çalışıyorlar, kendinden utanmalısın onlar kadar olamadın.

Kavgada dayak yersen yanıma gelme, birde benden dayak yersin.

Aaa! Hiç anneye öyle şey denir mi ayıp, kendinden utanmalısın’’ Buna benzer onlarca farklı bilinçaltımızı etkileyecek koda ailemiz tarafından maruz bırakılıyoruz.

Sokakta arkadaşlarımızla oynarken mali durumumuza, babanın yaptığı işe, görünüşümüze, giydiklerimize, göre yine oyun arkadaşlarımız tarafından sürekli eleştiriye maruz kalıyoruz.

Okulda hocalarımız sürekli bizden daha temiz, çalışkan, uslu kişilere göre ayrım yapıyor eleştiriyor ve utanmamızı bekliyor. Sadece kelimeler değil tabii ki, davranışlar, ses tonu, yüz ifadeleri ve bakışlarda buna eklenerek kalıcı olumsuz kodların birikmesine yol açıyor.

Maddi geliri yüksek, sürekli takdir alan, hata yaptığında bunun bir hata olmadığını, daha çocuk olmasından dolayı bilemediğini, yaramazlık yapmanın çocuklara ait bir durum olduğunun bilincin de olan, desteklenen, ödüllendirilen, ayıp günah gibi soyut kavramların 12 yaşından sonra öğrenilebileceğini bilen, inançların çocuğun özgür seçimi olduğunu kabullenen başkalarının çocuklarıyla sürekli karşılaştırmaya maruz bırakılmamış, her çocuğun bir birey ve başkalarına benzemek zorunda olmadığının ayırımına varan bir aile ve sosyal çevrede yaşamış bir çocuk utanç duygusuna maruz bırakılmayacağı, kararlarına saygı duyulacağı için, güneş sinir ağı çakrası dengede kalacak ve hayatı boyunca bu dengeyi koruyarak içsel olarak hep pozitif olarak kendini besleyecek ve kendine güvenli olacaktır.

Unutmayın çocuklar ne yapıyorlarsa onu bizden öğrendiler. Eğer memnun olmadığınız bir şey varsa çocuğunuzda, öğrencinizde, yeğeninizde değiştirmeniz gereken o değil sizin kendi yaşam şeklinizdir. Çocuklar söyleneni değil sizin yaptıklarınızı yapar. Ne ekerseniz onu biçersiniz.

Kendine güvensizlik ve yapamayacağına inanma hastalıkların en büyüğüdür. Tüm sorunlar burada başlar ve biter. Ne olursa olsun yapabileceğine inanan bir nesil yetiştirmemiz gerekiyor. Solar pleksus çakramız da bize bu güveni veren enerji merkezimizdir. Bu nedenle çocukluğunuzda bunlara maruz kalsanız bile biriken enerjiden kurtularak şimdinizi ve geleceğinizi düzeltme şansınız var.

Eğer bu çakra olması gerektiğinden daha hızlı şekilde hareket edecek şekilde dengesizleşirse, bencil, hükmedici, kendini beğenmiş ve duygusal anlamda sürekli dengesiz bir hal içinde olan kişiliğin oluşmasına yol açar.

‘’Sen erkeksin tabii ki yapacaksın,

Konuş kızım konuş sen hep haklısın.

Bak biri sana sataşırsa suratına bir yumruk at, eğer üzerine gelirse kaç ben sorarım ona

Aaa! Benim kızım prenses o derse o olur. O ne derse o yapılacak.

Benim oğlum paşa anası sen sus oğlum ne istiyorsa yapabilir. Yere döktüyse ne olmuş işin ne topla’’ gibi…

En değerli kişi sadece o, onun dışındakiler değersiz inancı içeren kodlarla yetiştirilen, her istediği hemen yerine getirilen, yanlışları nedeniyle uyarılmayan, sürekli olarak ne yaparsa yapsın ödül verilen, bir dediği iki yapılmayan her çocuk ben merkezci olacaktır. Zaman içerisinde sizde onun için değersiz olacak sadece istediklerini yerine getirmek zorunda olan kişiler haline geleceksinizdir. Birçok özel eğitim kurumu sadece para aldıkları için ya da mevki olarak önemli durumda olan kişilerin çocukları oldukları için imtiyaz gösterilmekte, evde ki durum okulda da devam ettirilmektedir. Sosyal çevresi de kendine benzeyen kişiler tarafından oluştuğu için bundan rahatsız olacak, ezebileceği hükmedebileceği arkadaşlar arayacak ya da sokakta, okulda kendisinden daha değersiz gördüğü kişilere eziyet edecektir.

Pek çok güzel ve yakışıklı çocuk arkadaş olarak, güzel ve yakışıklı olarak kabul edilmeyen kişileri sosyal olanlar daha az sosyal olanları, zeki olanlar kendilerine göre daha az zeki olanları tercih eder. Bu davranışı yapanlar ben merkezci olanlardır. Çünkü bu güdülemenin hep devam etmesini ister. Mali olarak uygun olmayan kişileri hayatlarını almak isterler. En uygun fırsatta bu konu yüzünden onları aşağılarlar. Bu durum onların duygusal olarak dengesiz bir kişilik sergilemelerine neden olur. Hem kızar, hemen yumuşar. Bir gel der bir git der. Bir sevdiğini bir nefret ettiğini söyler. Ve her duygusal dengesizliği için bir bahane uydurur bu bahanede hep başkalarıdır. Senin yüzünden böyle yaptım ya da dedim, babamla kapıştım sana patladım gibi. Sorun onlarda olmayacağı şeklinde yetiştikleri için asla sorunu kendilerinde aramazlar. Bunu yüzüne vurduğunuzda kabul etmeyecek sizi suçlayacak ve hayatından çıkarıp aynı şeyleri yapabileceği başka birini bulacaktır.

En sorunlu olan kişiler bu taraftadır. Sorunu kabul etmedikleri için çözüm arama zahmetinde bulunmazlar. Daha önce de söylediğim gibi ister olması gerektiğinden az hareket etsin ister fazla çözüm kabul etmekten geçer.

Değiştirmek istediğimiz özelliklerin değiştirebilmemizi sağlayan güç üçüncü çakramız tarafından bize sağlanır. Bağımlıklarımız, korkularımız, endişelerimiz, kendimize olan güvensizliğimiz gibi kişisel gelişimimizi ilgilendiren her konuda güneş çakramızın desteğini alabiliriz. Duygu ve düşüncelerimiz üzerinde bir denetim kuvvetti bulunduğu için yapmakta zorlandığımız, hayta geçirmek isteyip de yapamadığımız ya da başlayıp da bıraktığımız konularda istediğimizi başarabilmek için onun denetimine izin vermemiz işimizi kolaylaştıracaktır. Solar pleksus çakrası ciddi zarar görmüş kişilere yarım etmek çok zordur ya da çok uzun bir zaman alır. Kendi kendilerine de yardım edemezler ya sürekli ertelerler ya da yarım bırakırlar, kendimize ya da sorunları olan kişilere yardım etmek istiyorsak ilk önce güneş sinir ağı çakrasını dengelemekle işe başlamalıyız.

Ateş enerjisine sahip olduğu için değiştirme ya da yok edip yeniden inşa etme potansiyele sahiptir. Bu kuvvetli ateş hem dışarı akar hem içimizde akmaya devam eder, dışarıdan geleni içeriye alır. Bu üç yönlü hareketi değişimlerin hızlı olmasını sağlamaktadır. Diyafram nefesi almak kendiniz için yapacağınız ilk ve önemli bir başlangıç olacaktır. Akciğerlerden nefes alma alışkanlığını değiştirerek karından nefes alma alışkanlığını kazanmanız gerekir. Yediklerinize çok dikkat etmelisiniz. Beslenme ile ilgili olan konuda detaylı olarak anlatmıştım. Sosyal yaşantımız, iş durumumuz ya da damak zevkimiz önerilerimin kolaylıkla hayata geçmesine engel olabilir. Beslenme sisteminizi tamamen değiştirmenize gerek yok yavaş yavaş dikkat etmeye başlarsanız zaman içerisinde yaşam şeklinize en uygun ve sağlıklı olan beslenme sistemine ulaşabilirsiniz. Bazı kişiler hayatlarında ki değişimleri bir seferde yapabilirler, bazı kişilerse değişimi yavaş yavaş hayatlarına getirirler, bazı kişilerse değişime direniler. Siz ise hayatınıza en uygun olan değişim şeklini ya da modeli uygulayabilirsiniz. Biliyorsunuz ki yapmamanız gereken tek şey değişime izin vermemek olacaktır.

Yoga özellikle karın bölgesini uyarmaktadır. İç organları sürekli etkilediği ve doğru nefes almamızı sağladığı için solar pleksus çakramızın dengesi için eğlenceli bir aktivite gibi kullanabiliriz.  Midemiz beynimiz kadar çok yoğun sinir hatlarına ve bağlantılarına sahiptir. İkinci beyin ya da duygusal beyin olarak kabul edilir. Bu nedenle üçüncü çakramızla özel olarak ilgilenmemiz sağlıklı ve olumlu bir yaşam için zorunluluk derecesinde önem arz eder.

Sosyal ilişkilerimiz, iş ilişkilerimiz ve özel hayatımız bu çakradan alınan ve verilen enerjilerin hassasiyetine bağlıdır. İnsanlardan bize, bizden insanlara giden enerji bağlarının niteliği ilişkilerimizin şeklini belirler. Dengesiz bir çakra olumsuz bağların oluşmasına ve artmasına neden olur. İlişkilerimizde de sıkça sorun yaşarız. Kendi çakramızın dengesi kadar çevremizdeki kişilerin de çakrasının dengede olması önemlidir. Mümkün olduğu kadar yakın çevremizdeki insanlara da bu şifayı öğretmeli ya da şifalanmaları yönünde yardımcı olmalıyız. Eğer çevremizde buna izin vermeyen insanlar olura psişik temizlik ile aramızdaki negatif bağları düzenli olarak temizlememiz gerekir. Çakraları dengede ve aurası ışıl ışıl parlayan kişiler sadece niyet ile bu tür çalışmaları yapabilir. Temizlen, temizleniyor, şifalanıyor, arınıyor negatif bağlar kesiliyor gibi basit cümleler yeterli olur. Bu nedenle çakralarınızın dengede ve aktif olması hayatınızı sadece niyetlen değiştirebilme gücünü size sunabilir.

Astral seyahat ve psişik güçlerimizin gelişmesi için de bu çakranın dengede ve aktif olması gerekir. Bana en sık sorulan sorulardan biri astral seyahattir. Her astral seyahat denemelerinizin başarıya ulaşmasını istiyorsanız güneş çakranızın dengeye kavuşmasını sağlamakla işe başlamalısınız.

Değişim, dönüşüm, gelişim istiyorsak yapacağımız şey aslında o kadar zor değil. Defalarca tekrarladığım için çözüm kendi içimizde yatıyor, onu bulmalı, tamir etmeli ve daha iyi olması için çalışmalıyız. Yapacağınız çalışmaların hepsi aslında çok kolay, yapmanızı engelleyen bir şey olduğunu düşünüyorsanız bu sadece sizin bahanenizdir. Sadece isteyin ve yapın.

Kerimali Doğacı Ruhun 7 Kapısı Kitabından Alıntıdır.

Bir yorum Yaz